NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
ابْنُ
السَّرْحِ
حَدَّثَنَا ابْنُ
وَهْبٍ عَنْ
سَعِيدٍ
يَعْنِي
ابْنَ أَبِي
أَيُّوبَ
عَنْ أَبِي
مَرْحُومٍ
عَنْ سَهْلِ
بْنِ مُعَاذٍ
عَنْ أَبِيهِ
أَنَّ رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
قَالَ مَنْ
كَظَمَ
غَيْظًا
وَهُوَ
قَادِرٌ
عَلَى أَنْ
يُنْفِذَهُ
دَعَاهُ
اللَّهُ
عَزَّ
وَجَلَّ
عَلَى رُءُوسِ
الْخَلَائِقِ
يَوْمَ
الْقِيَامَةِ
حَتَّى
يُخَيِّرَهُ
اللَّهُ مِنْ
الْحُورِ
الْعِينِ مَا
شَاءَ قَالَ
أَبُو دَاوُد اسْمُ
أَبِي
مَرْحُومٍ
عَبْدُ
الرَّحْمَنِ
بْنُ
مَيْمُونٍ
Alil... (Sehl b.
Muaz'ın) babasından (rivayet edildiğine göre) Rasûlullah (s.a.v.) (şöyle)
buyurmuştur:
"Her kim (öfkesinin
gereğini) yerine getirmeye gücü yettiği halde öfkesini yenerse Allah, kıyamet
gününde onu bütün yaratıkların huzurunda çağıracak, hatta onu cennet hurilerinden
dilediğini (almakta) muhayyer bırakacaktır."
izah:
Tirmizî, Birr, kıyâme;
İbn Mâce, zühd; Ahmed b. Hanbel, III, 438, 440.
Ebu Davud der ki:
(Senette bulunan) Ebu Merhum'un adı Ahdurrahman b. Meymûn'dur.